Her Şeyin Başı Sağlık, Sağlığın Başı Aşı
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi, 2005 yılında aşılamanın desteklenmesini savunmak için “Dünya Aşı Haftası” yapılmasına karar vermiştir.
Aşı Nedir?
İnsan ve hayvanlarda hastalık yapma yeteneğinde olan virüs, bakteri vb. mikropların hastalık yapma karakterlerinden arındırılarak ya da mikropların salgıladıkları zehirlerin etkilerini ortadan kaldırılarak geliştirilen biyolojik maddelere "aşı" denir. Aşılar, belirli bir hastalığa yakalanmadan önce kişilere ulaşıp onları bağışıklamalarını sağlamak amacıyla verilir. Vücutta savunma mekanizmasını uyararak, hastalık etkenini tanıyan ve bu etkenle karşılaşıldığında onu yakalayıp yok eden koruyucu maddelerin (antikorların) oluşmasını sağlarlar. Böylece kişi hastalıklara karşı dirençli olur.
Ülkemizde Aşının Tarihçesi
Ülkemizde aşı üretimi için çalışmalar ilk Osmanlı İmparatorluğu Döneminde başlamıştır.
1721 yılında İngiltere Büyükelçisinin eşi Lady Mary Montagu ülkesine yazdığı bir mektupta İstanbul’da çiçek hastalığına karşı “aşı denilen bir şey” (varilasyon metodu) yapıldığını hayretle bildirmektedir. Bu mektup aşı yapımına ilişkin ulaşılmış en eski belgedir. 1887’nin Ocak ayında Zoeros Paşa’nın kliniğinde Daûl-Kelp ve Bakteriyoloji Ameliyathanesi (Kuduz Tedavi Müessesesi) kurulur. Bu kurum dünya’da üçüncü, doğunun ise ilk kuduz merkezi olmuştur. Daha sonra bu merkez difteri serumu da üretmiştir.
Birkaç örnek daha vermek gerekirse;
1885`te dünyada ilk defa çiçek aşısı uygulaması için Osmanlı`da kanun çıkarılıyor.
1896 da difteri 1897 de sığır vebası 1903 de kızıl serumları Veteriner Hekim Mustafa Adil (1871-1904) tarafından üretildi.
1950`de İnfluenza laboratuarı Dünya Sağlık Örgütü tarafından Uluslararası Bölgesel İnfluenza (grip) Merkezi olarak tanındı ve influenza aşısı üretimine geçildi. Benzeri üretim Cumhuriyet döneminde de devam etmiş, 1928’de Hıfzısıhha Enstütüsü ile üretim merkezileştirilmiştir.
Aşılama ile Ulaşılan Başarılar Nelerdir?
Daha önce büyük salgınlar ve ölümlere yol açan çiçek hastalığı 1977 yılından itibaren tamamen yok edilmiştir. Hastalık etkeni yok edildiğinden çiçek aşısı uygulamalarına ihtiyaç kalmamıştır.
Önemli bir çocukluk çağı hastalığı olan Poliomiyelit (Çocuk Felci) hastalığı aşı uygulamaları ile yok edilme aşamasına gelmiştir. Dünyada 1988 yılında 350 bin olan vaka sayısı 2012 yılında 223 vaka olarak kaydedilmiştir. Ülkemizde son polio vakası 26 Kasım 1998 tarihinde görülmüştür.
Ülkemiz 2002 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından “Polio’dan Arındırılmış Bölge” Sertifikası verilen ülkelerdendir.
Nisan 2009 da Türkiye yeni doğan Tetanozunu elimine etmiş ülkeler arasına girmiştir. Ülkemizde 2002 yılından bu yana yürütülmekte olan yoğun aşılama oranları ile kızamık vaka sayılarında da büyük düşüşler kaydedilmiştir. 2008-2012 yılları arasında görülen vakaların tamamı yurt dışı kaynaklı veya yurt dışı kaynaklı vakalarla ilişkilidir.
Bunun dışında difteride %100, boğmacada %99.5, kızamıkta %99.6 başarı sağlanmıştır.
19. yüzyılda 30 yıl kadar artan insan ortalama ömrünün en az 25 yılının aşılama ile ilişkili olduğu bildirilmiş.
20. Yüzyılda; yeni geliştirilen Meningokok (menenjit), Rota, HPV, Zona aşıları da eklenerek, tam on yedi hastalık için aşılama yapılmış.
Ülkemizde 13 hastalık için yaygın çocukluk çağı aşılamaları yürütülüyor. Bu aşılamalarda kesinti olsa, 14 bin kişinin öleceği düşünülüyor.
Aşı ile önlenebilir hastalıkların yol açtığı ölümler trafik kazalarının neden olduğu ölümlerden fazla. TÜİK verilerine göre 2018 yılında trafik kazalarında ölenlerin sayısı 6 bin 675. Her yıl aşı ile önlenebilir hastalıklar nedeniyle hayatını kaybeden kişilerin sayısı ise yaklaşık 15 bin. Oysaki aşılama, aşılanan kişiyi ortalama altmış beş yıl kadar koruyabiliyor.
Bu çok önemli temel sağlık hizmeti bir yandan da ekonomik ve sosyal kazanımlar sağlıyor. Bağışıklama hizmetleri, Dünya Sağlık Örgütü tarafından aşı ile önlenebilir hastalıkların ve buna bağlı ölümlerin önlenmesi açısından en önemli ve en maliyet etkili toplum sağlığı müdahaleleri arasında kabul ediliyor.
Covid-19 Salgını ve Aşı
Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan covid-19 pandemisi son zamanlarda görülen en büyük salgındır.
18 Nisan 2021 tarihi itibarıyla dünyada 141.325.300 onaylanmış vaka, 120.070.607 iyileşen varken virüs nedeniyle 3.024.350 hasta öldü. Ülkemizde ise yaklaşık 4 milyon vaka, 3 milyon iyileşen ve 35.608 ölüm kaydedilmiştir. Salgın hastalıkların önüne geçilebilmesi, bağışıklığın kazanılması için yapılacak tek şey aşı çalışmalarıdır. Şu ana kadar dünyada birçok aşı çalışması yapılmış bunlardan bazıları uygulanmaya başlanmıştır. Türk bilim insanları tarafından Almanya’da üretilen BioNTech aşısı ve ülkemizde şu an uygulanan aşılardan biri olan Sinovac aşısı örnek gösterilebilir.
Ülkemizde şu ana kadar aşı yapılan kişi sayısı;
Toplam Yapılan Aşı Sayısı:19.967.401
1.Doz Uygulanan Kişi Sayısı:12.179.984
2.Doz Uygulanan Kişi Sayısı:7.787.417
Aşı dünya tarihinin en önemli buluşlarından biridir. Birçok ölümcül hastalığı yok eden, milyonlarca insanın ölümüne engel olan en etkili silahtır. Aşı olmak, bu farkındalığı kazanmak hem kendimize hem de çevremize karşı bir sorumluluktur.
Comments